top of page

Beyaz Yaka

Beyaz Yaka Serisinde yer alan çalışmalarda postmodern durumun ekonomi ve siyaset alanındaki etkileri altındaki günümüz insanı, kol gücünden çok kafa gücü ile yürütülen işlerde çalışanlar için kullanılan, belli bir sosyal sınıfa özgü bir tanım olan “Beyaz Yaka” ile simgelenerek ve aynı postmodern durumun sanattaki ifadesi ile yorumlanarak, sosyal bir gözlem yapılmakta ve yirminci yüzyılın son çeyreğinden bu güne yakın geçmiş sorgulanmaktadır. Beyaz Yaka serisinde, postmodern sanat evresini hükmü altına alan “kavramsalcılar”a rağmen, ağır basan düşünsel yönleri ile tuval üzerinde resim geleneğini sürdüren Yeni Eski Ustalar’ın izinden gidilerek, postmodern bir yaklaşımdan ve kendine mal etme pratiğinden (appropriation) yararlanılmaktadır. Seride yer alan beyaz yakalı resimlerin simgeleri, tekniği, yapım evreleri gibi resim dilinin sözcükleri ile sosyal gözlem tuval üzerinde görselleştirilmektedir. Günümüzde gözlemciyi gözlenenden ayıran bir mesafe, bir Arşimet dayanağı kalmadığından, beyaz yakalı birey de hem gözlenen hem de gözlemcidir; bu nedenle resmin nesnesi “öz portre”dir. Küreselleşmenin her alana yayılan etkisi ile eleştirel mesafe tamamen yok olduğundan beyaz yakalı birey de eleştirdiği konuların bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde tarafı olmaktadır; bu nedenle aynı postmodern durumun etkilerinden yakınan beyaz yakalı bireyin resimleri, gene de postmodern bir yaklaşım ile gerçekleştirilmiştir. Sonuçta, Beyaz Yaka serisi resimlerinde yakın tarih sorgulanmakta ve postmodern durumun geniş etkileri altındaki Dünya ve Türkiye’ye ait bir bakış açısı kazanılmaktadır. 

bottom of page